Kanûnî Sultan Süleyman Avrupa'da başarılar
kazanırken, Anadolu'da iç isyanlar baş göstermiş, İran'da ise yıkılan Akkoyunlu
devletinin yerine kurulan Safevi Devleti, doğuda Osmanlı İmparatorluğu için ciddi
tehlike olmaya devam etmişti.
Kanûnî Sultan Süleyman, Avrupa'da İstanbul Antlaşmasıyla geçici de olsa
barışı sağladıktan sonra, İran üzerine ilk seferine çıktı. Safevi Devleti'nin
izlediği düşmanca politikalar ve Anadolu'da yaşayan Şiileri kışkırtmaları bu
seferin düzenlenmesine neden oldu. Tebriz, Azerbaycan ve Hamedan istila edildi. Irakeyn
seferiyle de Bağdat alındı (1534).
Kanûnî'nin Avusturya'ya sefer düzenlemesinden yararlanmak isteyen Safevi Şahı
Tahmasb, kardeşinin Osmanlılara sığınmasını da bahane ederek, Tebriz, Nahçıvan ve
Van'ı ele geçirdi. Bunun üzerine Kanûnî Sultan Süleyman ikinci defa İran seferine
karar verdi. Çıkılan İran Seferinden Van ve Tebriz geri alınarak dönüldü
(1548). Safeviler (1553) tekrar saldırıya geçtiler. Doğu Anadolu'da ilerleyen düşman
kuvvetleri Muş'a kadar gelip Erzurum'u kuşattılar. Kanûnî Sultan Süleyman üçüncü
İran seferine çıktı. Revan, Nahçıvan ve Karabağ alındı. Zor duruma düşen Şah
Tahmasb'ın isteği üzerine barış yapıldı ve Amasya Antlaşması imzalandı (1555).
Bu antlaşmayla, Yavuz döneminden beri süren İran sorunu çözüme kavuştu. Doğu
Anadolu, Tebriz ve Bağdat Osmanlı hakimiyetinde kaldı. Amasya Antlaşması, Osmanlı
İmparatorluğu ve İran arasındaki ilk resmi antlaşmadır. Ayrıca İslam dünyasında
yapılan ilk din barışı özelliği de taşımaktadır. |